Emzirmede Nelere Dikkat Edilmeli
Son günceleme Ocak, 2025
Emzirme deneyimi bazen hafif bir rahatsızlık hissine neden olabilir. Buna hazırlıklı olduğunuzda gereksiz yere endişelenmenize gerek kalmaz.
İlk haftalarda sütünüzün kendiliğinden akması olağandır. Bebeğiniz ağladığında, bebeğinizi birkaç saat emzirmediğinizde, bebeğinizi düşündüğünüzde, cinsel ilişkiye girdiğinizde veya güçlü duygulara kapıldığınızda kendiliğinden sütünüz gelebilir. Bu akıntılar can sıkıcı olsa da endişelenmenizi gerektiren durumlar değildir. Gelen sütü emmesi için sütyenlerinizin içerisine göğüs pedi yerleştirebilirsiniz.
Pek çok yeni annenin korkulu rüyası olan meme ucu çatlakları açık tenli ve açık renk saçlı annelerde daha sık görülür. Genellikle ilk birkaç haftada ortaya çıkan çatlaklar meme ucunun tahriş olmasına sebep olabileceği gibi emzirme deneyimini oldukça ağrılı bir sürece dönüştüren yarıklara da dönüşebilir. Ancak yine de endişe etmenize gerek yok, alacağınız birkaç tedbirle bunlardan korunabilirsiniz:
1. Çok sık yıkanarak cildinizi koruyan sebumu yok etmeyin! Nazik bir jelle günde bir ya da iki kere duş almanız yeterli olacaktır.
2. Bebeğinizi doğru şekilde tuttuğunuzdan emin olun. Ağzı göğsünüze bakmalı, ağzını tüm areolayı içine alacak şekilde açmalı.
3. Bebeğinizi emzirdikten sonra meme ucunuzu kurulayın ve emziren anneler için özel olarak geliştirilmiş onarıcı krem uygulayın.
4. Tüm çabalarınıza rağmen meme uçlarınızda çatlaklar oluşmaya devam ediyorsa göğüslerinizin olabildiğince hava almasını sağlayın ve ağrıyan meme uçlarına özel onarıcı krem ile bakım yapın.
Bebeğinizi emzirirken memelerinizin şişip sertleşmesi kesinlikle kaçınılmaz değildir! Bundan kaçınmanın en iyi yolu, şişkinlik ve sertleşme genellikle sütünüz ilk geldiğinde gözlemlendiği için bebeğinizi bir an evvel emzirmeye başlamak ve olabildiğince sık emzirmektir. Eğer şişlik devam ederse areola bölgesine parmaklarınızla masaj yapıp fazla sütünüzden kurtulabilirsiniz. Sütünüzün daha kolay gelmesini sağlayacağından bunu ılık bir duş alırken de yapabilirsiniz. Eğer işe yaramazsa süt pompası kullanabilir veya rahatsızlık ve sertlik hissi geçene kadar buna devam edebilirsiniz.
Bazen yeni annelerin göğüslerinde oldukça ağrılı ve büyük şişlikler gözlemlenebilir. Bu şişliklere kızarıklık ve yanma hissi de eşlik eder. Bu esnada aşırı yorgunluk ve ağrı gibi gribin semptomlarına benzer belirtilerle karşılaşabilirsiniz. Bu belirtileri fark etmeniz durumunda hemen aşağıdaki adımları takip edin:
1. Bebeğinizi olabildiğince sık ve özellikle de ağrı olan göğsünüzden emzirin.
2. İyi dinlenin, bebeğinizi de yanınıza alarak yatağınızda uzanın.
3. Ağrıyan bölgeye sıcak havluyla veya soğuk, ağrılarınıza daha iyi geliyorsa buz aküsüyle kompres yapın (yanma riskine karşı aküleri bir havluya ya da beze sarın).
4. 24 saat içerisinde ağrı ve şişkinlikte herhangi bir ilerleme olmazsa doktorunuzu arayın. Bu durumda iyileşmek için antibiyotik kullanmanız gerekebilir. Bununla birlikte, mastit olduğunuzda bebeğinizi emzirmeyi bırakmak zorunda değilsiniz.
İlk haftalarda bebeğiniz sürekli yanınızda olacağından her uyandığında meme verin. Bebeğinizin ağlamasını beklemeyin. Bunun yerine meme istediğine dair işaretleri gözlemleyin: Kıpırdanmaya başlayıp başını kaldırıyorsa, ağzını açıp dilini çıkarıyorsa ve her şeyi emme refleksi gösteriyorsa meme istiyor demektir.
Ne sıklıkta ve ne uzunlukta emzireceğinize bebeğinizin karar vermesine izin verin. Emzirme aralıklarını kendiniz belirlemektense bu seçimi ona bırakın. Panik yapmayın veya sabırsızlanmayın. Bebeğiniz 10 dakika süt emebileceği gibi 45 dakika boyunca da emebilir. Bazı bebekler daha hızlıyken bazıları biraz yavaş kalabilir. Bebeğiniz vaktinde ve sağlıklı bir şekilde doğduysa 6 saat veya daha uzun süre aralıksız uyusa bile emzirmek için onu uyandırmanıza gerek yoktur!
Bebeğinizi emzirmeden önce ellerinizi yıkamayı unutmayın. Ancak göğüs hijyenini abartmayın, çünkü aşırı temizlemeniz halinde meme uçlarınız antiseptik özelliklerini ve doğal kokusunu kaybedebilir; bu da bebeğinizi rahatsız eder! Günde bir ya da iki kez duş almanız yeterli olacaktır.
Her şeyden önce bebeğinizi emzirirken rahat edeceğiniz bir pozisyon benimseyin. İlk aylarda gününüzün birkaç saati bebeğinizi emzirmekle geçeceğinden rahatsız bir duruş, sırtınızı hayli ağrıtabilir! Bebeğinizi emzirmek için mümkün olduğunca sakin bir nokta belirleyin, yan yatıp bebeğinizi önünüze alabileceğiniz gibi arkanıza bir yastık koyup bebeğinizi sandalye üzerinde de emzirebilirsiniz, alternatif olarak bir emzirme yastığından da faydalanabilirsiniz. Rahatınıza dikkat ettiğiniz müddetçe emzirme deneyimi hem siz hem de bebeğiniz açısından güzel geçecektir.
Normalde bebeğinizi belirli bir memeden emzirme eğiliminde olsanız da ilk haftalarda süt üretimini teşvik etmek için her iki memenizden de emzirin. İlkindeki sütünüz bittikten sonra bebeğiniz emmeye devam etmek isterse diğerine geçin. Sonraki emzirme saatindeyse sırasını değiştirin. Emzirirken her şeyden önce bebeğinizin duruşuna dikkat edin.
Bebeğinizin yüzü yüzünüze bakmalı, ağzı meme seviyesinde olmalı ve emmek için başını çevirmemeli. Meme ucunu ağzına getirdikten sonra başı arkaya doğru eğik olmalı. Bebeğinizin ağzını açıp meme ucunu bulmasına izin verin, ancak bebeğiniz yalnızca meme ucunu değil tüm areola bölgesini emmeli. Bu sayede ağrılı çatlaklardan korunurken bebeğinizin doğru şekilde beslenmesini sağlayabilirsiniz.
Bebeğiniz doğru şekilde emmiyorsa onu nazikçe göğsünüzden çekin ve meme ucunu üst dudağıyla burnu arasında kalan bölgeye (philtrum) sürtün. Bu durumda bebeğiniz refleks olarak ağzını iyice açar ve siz de bebeğinizin meme ucunu doğru şekilde bulmasını sağlayabilirsiniz.
Son olaraksa burnunun açıkta kalması ve rahat nefes alabilmesi için bebeğinizin çenesinin göğsünüze değdiğinden emin olun.
Emzirdikten sonra eğer uyumamışsa bebeğinizi omzunuza yaslayıp gazını çıkarması için nazikçe sırtına vurun! Eğer bebeğiniz emerken uykuya dalmışsa uyandırmadan yatağına koyabilirsiniz.
İlk birkaç hafta anne sütüne ek olarak mama vermekten kaçının: Bu, meme uçlarının daha az uyarılmasına neden olduğu için süt üretiminizi düşürecek ve bebeğinizin daha az süt emmesine neden olacaktır.
Bebeğinizi emzirirken herhangi bir sorun olup olmadığını anlamanın çeşitli yolları vardır:
Anne sütü üretimi öncelikle bebeğinizin ihtiyaçlarına bağlıdır. Bebeğinizin emme hareketi, süt üretiminde rol alan ana hormonlar olan prolaktin ve oksitosin üretimini tetikler. Göğüsleriniz hamileliğe adım attığınız andan itibaren süt üretimine hazırlandığı için endişelenmenize gerek yok: Sütünüz gelecek. Ve bebeğinizi emzirdikçe daha çok süt üreteceksiniz.
Bununla birlikte göğüsleriniz doğumda ve ilk iki gün boyunca normal süt yerine kolostrum (ağız sütü) üretir. Bu koyu kıvamlı ve sarımsı renkli sıvı, istisnai besleyici ve enfeksiyon karşıtı etkiye sahiptir. Bu sıvı, dünyaya geldiği andan itibaren yani anne karnından çıkar çıkmaz bebeğinizin karşılaştığı mikroplardan korunmasını sağlayan antikorlar da dâhil olmak üzere ihtiyaç duyduğu her şeyi içerir. Bu nedenle doğumun ardından bebeğinizi her uyandığında emzirmeniz çok önemlidir.
Bu dönemde bebeğinizin istediği kadar emmesine izin verin ve doğru şekilde emip emmediğini kontrol etmek için düzenli şekilde yutkunup yutkunmadığına dikkat edin. Bebeğinizi sık sık emzirmeniz süt üretimini teşvik eder ve doğumdan 48 ilâ 72 saat sonra gelecek anne miktarını arttırır. Bu esnada göğüsleriniz şişer, sertleşir ve biraz ağrır. İlk günlerde sütünüz gelir gelmez bebeğinizi emzirerek göğüslerinizin rahatlamasını sağlarken süt üretiminin artmasına da yardımcı olabilirsiniz.
Bebekler ilk kez, doğumu takip eden iki saat içerisinde emzirilir bu yüzden doğumun ardından bebeğinizi mümkün olduğunca karnınızın üzerinde tutun. Bu şekilde bebeğinizin ihtiyaç duyduğunda kıpırdanmaya başlayarak ve başını çevirerek kendiliğinden meme aramaya başladığını fark edebilirsiniz. Meme uçlarınızın kokusu bebeğinizin dokuz ay boyunca içerisinde bulunduğu amniyotik sıvıya benzediğinden bu tamamıyla doğal bir reflekstir.
Bebeğinizin başına dokunmadan ya da onu göğsünüze doğru götürmeden kendi başına memenizi bulmasına izin verin. Çünkü müdahale etmeniz bebeğinizin kendisini geri çekmesine neden olabilir. Bebeğiniz göğsünüzü bulduktan sonra ise istediği kadar emmesine izin verin.
Ancak sezaryen veya başka bir sebepten dolayı bebeğinizi hemen emziremiyorsanız endişelenmeyin. Meme arama refleksi biraz körelse bile daha sonra bebeğinizi nazikçe göğsünüze doğru yönlendirebilir ve ağzını memenize götürebilirsiniz. Memenizi bulmakta olduğu gibi onu gün içerisinde kaç kere emzireceğiniz konusunda da bebeğinize güvenmelisiniz.
Emzirme sıklığı bebekten bebeğe değişkenlik gösterir. Yenidoğanlar 24 saat içerisinde yaklaşık yedi ilâ sekiz kez emzirilirken bu sayı on ikiyi bulabilir, hatta geçebilir. Bebeğinize güvenin ve tüm ihtiyaçlarını karşılayın!
Her anne bebeği için en iyi olanı ister. Bütün yeni doğum yapan annelerin ortak endişesi bebeklerini doğru ve sağlıklı bir şekilde doyurmaktır. İlk altı ay boyunca bebek için en sağlıklısı anne sütüdür.
Emzirme sıklığı ve süresi bebeğin kaç aylık olduğuna göre değişir. Yenidoğan bebeklerin midesi çok küçüktür. Bu sebeple yenidoğan emzirme süresi oldukça kısadır. Anne sütü kolayca sindirilen bir gıda olduğundan mide çok hızlı dolar ve aynı hızda da boşalır. Beklenenden daha erken doğan bebekler emerken çok fazla enerji kaybettiğinden emzirme süresi çok daha sıktır.
Unutulmaması gereken nokta bebek ne zaman acıkırsa hemen emzirilmesi gerektiğidir. Yenidoğan emzirme sıklığı kişiden kişiye farklılık gösterse de gün içerisinde ortalama 2 saatte bir emzirilmesi gerekir. Yenidoğan bebeklerde emzirme süresi ise bebeğin sarf ettiği enerji, midesinin büyüklüğü gibi kriterler ile farklılık gösterir. Normal şartlarda bir bebek tek bir memede 15-20 dakika kalmalıdır.
Eğer bebek hala emmek istiyorsa diğer memeyle emzirilmeye devam edilmelidir. İlk aydan sonra bebekler güçlü bir şekilde emmeyi öğrenir. Bebek emzirme saatleri eğer bebeğin gelişimi ideal şekilde ilerliyorsa uzamaya başlar. Örneğin 2 aylık bebek emzirme sıklığı geceleri eğer kendi uyanmıyorsa 4 saat kadar beklenilebilir bir duruma gelir. Bebek emzirme sıklığı 3 ayın sonunda uzamaya başlar. 6 aydan sonra başlanılan ek gıdalar sayesinde günde 4-5 kez emzirilmeye kadar düşer.
Yenidoğan bebek emzirme süresi bebeklerin içgüdüsel olarak yaptığı hareketlere göre değişir. Bütün yeni anneler emzirme süresi ne kadar olmalı sorusunu sorar. İdeal emzirme süresi bebeklere göre farklılık gösterse de ortalama olarak birbirine yakın sonuçlar çıkar. Bebeğin emmek istediğini anlatan birtakım işaretler vardır. Bebek elini ağzına götürüyor ve parmaklarını emmeye çalışıyorsa, ağzını açarak dilini dışarı çıkarıyorsa, kucağa alındığında kafasıyla meme arıyorsa bu bebeğin emmek istediğine işarettir.
Emzirmek için ağlamasını beklememek gerekir. Yenidoğan bebek acıktığında uyanır, karnını doyurduğunda ise rahat ve hızlı bir şekilde uyur. Eğer uzun bir süre emmeden uyuyorsa bebek uyandırılarak emzirilmelidir. Aylara göre bebek emzirme saatleri değişir. Her geçen gün büyüyen bebeğin emzirme süreleri de uzar. 3 aylık bebek emzirme süresi ilk haftaya göre oldukça farklılık gösterir. Özellikle uzun süre emziren annelerin meme uçlarının tahriş olması son derece normal bir durumdur. Göğüs ucu kremi sayesinde yara olan kısımları kısa sürede iyileştirebilir ve gönül rahatlığıyla emzirmeye devam edebilirsiniz.
Akıllardan asla çıkmaması gereken nokta şudur: bebekler her istediğinde mutlaka emzirilmelidir. İlk ay bebek emzirme sıklığı en yüksek olan aydır. 2. ve 3. aylarda bebek emmeyi öğrenir ve midesi ilk aya göre büyür. Bu yüzden bebek emzirme sıklığı değişir. Bebek, bir defada daha çok süt aldığı için daha uzun süre acıkmadan uyuyabilir. Emzirme aralıkları uzar. 6 aydan sonra ek gıdalar sayesinde süre sıklığı yine değişmeye devam eder.
Emzirme periyot araları daha da uzay abilir. Ancak bebek, gaz, hastalık ve tahriş gibi bir durum yüzünden ağlamaları dışında her istediğinde emzirilmelidir. Ağlamaya başlayan bir bebeği emzirmek normalden daha çok uğraş gerektirir. Ağzına almakta ve yutkunmakta zorluk çekmemesi açısından bebek iyice ağlamadan emzirilmeye başlanmalıdır. Sık ve uzun süreli emzirme anneler için kaygı verici bir durum değildir. İçtikçe sütün biteceği inanışı son derece yanlıştır. Aksine bebek emdikçe süt üretimi artmaktadır.
Anneler yenidoğan bebek emzirme konusunda süre ve sıklığın yanında ne kadar içmesi gerektiğini de bilmelidir. Doğum yapan tüm kadınların aklında yenidoğan bebek kaç ml anne sütü içer sorusu bulunmaktadır. Birkaç araştırma sonunda ideal ölçülere ulaşmak çok rahattır. Bebeklerin fiziksel özelliklerine, ihtiyaçlarına ve kaç aylık olduklarına göre süt miktarları değişmektedir. Yenidoğan bebeklerin midesi son derece küçüktür. Bu sebeple ilk üç gün her 2 saatte her seferinde 30 ml - 60 ml alacak kadar emzirilir. Doğum kilosu yüksek olan bebeklerin iştahı daha fazla olabilir. Bebekler ilk ayda her öğünde 150 ml kadar içebilir. Sonraki 3 ay boyunca her öğünde 120-180 ml tüketebilirler. 6 ayın sonunda ek gıdalarla birlikte öğün sayısı beşe kadar düşer. Toplamda, 1000 - 1400 ml süt tüketirler. Ortalama bir miktar söz konusu olsa da bebeklerin ihtiyaç duyduğu sıvı ve süt miktarının birbirinden farklı olduğu unutulmamalıdır. Bunun yanında bebeğin ateşli olması, suya olan ihtiyacı gibi sebepler emzirme miktarına etki eder.
Emzirme saatleri aylara hatta günlere göre farklılık gösterir. Emzirme süresi kaç ay olmalı düşüncesi ise bebeğe göre farklılık gösterir. Bebek büyüdükçe harcadığı enerjiyle birlikte süt içme ihtiyacı da artar. Bu durum daha fazla süt tüketmesine sebep olur. İlk gün zayıf olan bebek aylar geçtikçe güçlü bir şekilde emmeyi öğrenir. Hareket kabiliyeti arttıkça enerji sarf eder ve bu da emme ihtiyacını artırır. İlk ayda emzirme saatleri oldukça sıktır. Bebek istediği sürece saat bekletilmeden emzirmek gerekir. Normal şartlarda, 1 aylık bebek emzirme süresi, periyot aralığı olarak 2 saattir. Ancak erken doğum yapan anneler 2 saatten daha kısa sürelerde de emzirebilir. Bebekler aç olduğunda uyanır ve meme ararlar. Buna rağmen eğer 2 saati geçmişse bebek uyandırılır ve emzirilir. Sık sık emzirmenin sütü çoğaltmasının yanında pek çok faydasının olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. İlk aylarda geceleri sıklıkla uyanan anneler 3. ayın sonunda geceleri eğer bebek uyanmazsa 4-5 saat emzirmeden bekleyebilirler. Yeterince süt içen bebek rahat bir şekilde uykusuna dalar. Ek gıdalarla beslenmeye başlayan bebeklerin emzirme saatleri seyrekleşir.
Yenidoğanın büyüme ve gelişmesinde anne sütü oldukça önemlidir. Bebeğin ihtiyaç duyduğu tüm vitamin, mineral, sıvı, karbonhidrat, protein ve yağ içeriğinin tamamı anne sütü ile karşılanır. Doğru emzirme teknikleri ile hem bebeğin gereksinimleri için yeterli miktarda süt alması sağlanabilir hem de anne sütü arttırılabilir. Emzirirken en doğru pozisyon hem annenin hem de bebeğin en rahat olduğu pozisyondur.
Bebek memeyi doğru bir şekilde alır ve sütü daha kolay emebilir, çabuk yorulması önlenir. Daha kuvvetli emen bebeğin vakum hareketinin güçlenmesi, annenin hormonlarını uyararak daha fazla süt salgılanmasına yardımcı olur.
Bebeğin emme refleksi kuvvetlenir ve memenin tam boşalması sağlanarak göğüslerdeki şişkinliğin, ağrıların önüne geçilebilir.
Bebek doğru bir biçimde meme başını aldığında meme ucundaki çatlaklarda azalır. Doğru emzirme yöntemleri hem bebeğin hem de annenin emzirme sırasında daha keyifli anlar yaşamasına yardımcı olur.
Kucaklama pozisyonu
Ters Kucaklama Pozisyonu
Koltuk Altı Pozisyonu
Yatarak Emzirme Pozisyonu
Anne ile bebek arasında kurulan ilk duygusal bağ olarak kabul edilen emzirme işlemi, bebeğin kendini güvende hissettiği en özel anlardır. Bu özel anların doğru emzirme teknikleri ve pozisyonları ile daha doyurucu olabilmesi için emzirirken bazı noktalara dikkat edilmesi gerekir:
Emzirme işleminden önce annenin kişisel hijyenine dikkat etmesi önemlidir. Her emzirmeden önce mutlaka eller yıkanmalı ve meme başları sterilize edilmiş ılık su ile temizlenmelidir.
Anne ve bebeğin en rahat olduğu pozisyon alınmalıdır.
Bebeğin emzirme sırasında huzurlu olması için altı alınmalıdır.
Bebeğin emerken burnunun açık olması ve rahat nefes alması önemlidir.
Meme başı ve çevresindeki koyu halkanın tamamı bebeğin ağzına verilmelidir.
Bebek her isteğinde emzirme işlemi yapılmalıdır.
Emzirme işlemi sırasında her iki memenin de tamamen boşaltılması önemlidir. Aksi halde anne sütünde azalma görülebilir. Emzirme işlemi ile sütün tamamı boşalmazsa memeler sağılmalıdır.
Annenin genel sağlık durumuna ve psikolojisine dikkat etmesi gerekir. Stres, üzüntü ve sinir gibi psikolojik rahatsızlıklar sütün miktarını etkileyebilir, bebeği huzursuz edebilir.
Bebek doğduktan sonraki ilk bir aylık dönem yenidoğan olarak adlandırılır. Doğumdan sonraki saatler bebeğin emme işleminin doğru yapılabilmesi açısından oldukça önemlidir. Bebek doğar doğmaz en kısa süre içinde annesine getirilmeli ve en az 10-15 dakika emzirilmelidir. Doğum sonrasında göğüslerden salgılanan ve kolostrum denilen sarı renkli süt, yenidoğanın mutlaka tüketmesi gereken ve onu hastalıklardan koruyan içeriğe sahiptir.
Yenidoğan bebek emzirme teknikleri genellikle annenin ve bebeğin en çok rahat ettiği pozisyonlardır. Bebeğin tam olarak meme başı ve kahverengi halkayı ağzına alması sağlanmalıdır. Örneğin anne sol memesini bebeğin ağzına verdiyse sağ elinin dört parmağını memenin altına yerleştirerek desteklemeli ve baş parmağıyla göğsüne yukarıdan aşağı doğru masaj yapmalıdır. Doğumdan sonraki ilk günlerde göğüslerden süt az gelir ve bu durum bebeğin yorulmasına neden olabilir. Bebeğin 15 dakika kesintisiz olarak emmesini sağlayabilmek için küçük dokunuşlarla uyumasına engel olabilirsiniz. Emzirdikten sonra bağırsakları henüz tam anlamıyla gelişmeyen bebeğin gazını çıkarmasına yardımcı olmalısınız. İkinci memeye geçmeden önce altını alabilir, ayaklarını hafifçe hareket ettirebilirsiniz.
Kucaklama pozisyonu, ters kucaklama pozisyonu, koltuk altı pozisyonu ve yatarak emzirme pozisyonu olmak üzere dört temel emzirme pozisyonu ve tekniği bulunur.
Beşik pozisyonu olarak da bilinen kucaklama pozisyonu, bebek normal doğum ile dünyaya geldiğinde tercih edilen ilk pozisyondur. Annenin bebeği görebildiği ve sarılabildiği bu pozisyonda bebek memeye yaklaşabilmek için boyun kaslarını kullanmaya çalışır. Ancak kasları henüz zayıf olduğu için bu pozisyon şeklini bebek 1-1.5 aylık olduğunda kullanmanız daha sağlıklıdır. Sezaryen ile doğumu gerçekleştirilen annelerin dikişler nedeniyle göbek ve mide kısmında baskı olabilir, bu pozisyon onların ağrılarını artırabilir.
Çapraz beşik pozisyonu da denilen bu pozisyon, kucaklama pozisyonuna benzer. Genel olarak yeni doğan bebek emzirme pozisyonu olarak uygulanır ve annenin bebeğin başını desteklemesi sayesinde emme işlemini kolaylaştırır. Bebeğin emme kuvveti azsa ve emme güçlüğü çekiyorsa bu pozisyon önerilir.
Çanta pozisyonu da denilen koltuk altı pozisyonu özellikle sezaryen doğum yapan annelere önerilir. Dikiş yerlerine baskı uygulamadığı için annenin rahatça emzirebilmesine izin verir. Emme güçlüğü yaşayan bebeği olanlar ve özellikle ikiz anneleri bu pozisyonu tercih edebilir.
Bebeğin de annenin de yatar pozisyonda olduğu yatarak emzirme yöntemi için anne yatağa yan şekilde yatar ve bebeğin yüzünü de kendine doğru çevirerek yatırır. Annenin başının altı ve sırt kısmı yastıkla desteklenmelidir. Yattığı taraftaki kolu, bebeğin sırtını da destekleyerek başının altında geçirir ve bebeği emzirmeye başlayabilir. Bebek emzirme teknikleri arasındaki en rahat pozisyondur.
Doğru emzirme pozisyonu seçimi tamamen annenin ve bebeğin rahatına bağlıdır. Ancak hangi pozisyon kullanılırsa kullanılsın bebeğin başının vücudundan biraz daha yukarıda olmasına dikkat edilmelidir. Kulak kısmı yukarıda tutularak başın yatay konumda durması engellenebilir. İşte doğru emzirme pozisyonu ayarlama ile ilgili öneriler:
Bebeğin anne kucağında yatar pozisyonda emme işlemini gerçekleştirdiği kucaklama pozisyonu için annenin rahat bir koltuğa oturması ve sırtını bir yastıkla desteklemesi gerekir. Ayağının altına bir tabure koyabilir ve kucağına da yastık alabilir. Bebeğin başı annenin dirseğinin içine gelecek şekilde yerleştirilir. Bebeğin baş ı hafifçe yukarıya doğru kaldırılarak yatay bir şekilde kucağa alınır. Bebeğin burnunun meme hizasında olmasına dikkat edilmelidir. Anne biraz öne doğru eğilerek diğer kolu ile memeyi bebeğin ağzına yerleştirmeli ve meme başı ile çevresindeki koyu halkayı tam olarak aldığından emin olmalıdır.
Kucaklama pozisyonu ile oldukça benzer olan ters kucak pozisyonunda annenin oturma pozisyonu ile bebeğin yatışı kucaklama pozisyonunun aynısıdır. Aralarındaki tek fark bebeğin başını daha iyi desteklemek için diğer elin başın altına gelmesidir. Yenidoğan emzirme teknikleri dendiğinde ilk akla gelen pozisyondur.
Anne rahat bir koltuğa oturmalı ve bel ağrısını engellemek için sırt yastığı almalıdır. Kucağı yastıklarla desteklenmelidir. Bebek ayakları annenin arkasına ve baş kısmı önüne gelecek şekilde koltuk altına alınır. Koltuk altına alınan bebeğin başı diğer elle desteklenir.
Bebeğin de annenin de yatar pozisyonda olduğu yatarak emzirme yöntemi için anne yatağa yan şekilde yatar ve bebeğin yüzünü de kendine doğru çevirerek yatırır. Annenin başının altı ve sırt kısmı yastıkla desteklenmelidir. Yattığı taraftaki kolu, bebeğin sırtını da destekleyerek başının altında geçirir ve bebeği emzirmeye başlayabilir. Bebek emzirme teknikleri arasındaki en rahat pozisyondur.
Doğru emzirme pozisyonları, anne alışıncaya kadar rahatsızlık hissi verebilir. Özellikle bel, sırt, boyun ve kollarda ağrıya neden olabilir. Bebek emzirme yöntemleri arasından sizin için en uygununu deneme yanılma yöntemi ile öğrenebilirsiniz. Daha konforlu bir pozisyon için bebek emzirme minderi ile bebeğinizi kucağınızda tutabilirsiniz. Bebek emzirme yastığı kollarınız ve beliniz için size destek sağlayarak daha rahat bir şekilde doğru emzirme yöntemi seçebilmenize yardımcı olur. Annenin sırt, bel ve boyun kaslarının sağlığı için ise bebek emzirme koltuğu kullanması önerilebilir.
Doğru emzirme şekli kadar annenin göğüs uçlarının hijyeni ve sağlığı da önemlidir. Meme uçlarında tahriş olması hem annenin emzirme esnasında acı çekmesine hem de bebeğin enfeksiyon riskinde artışa neden olabilir. Göğüs uçlarını tahrişe karşı koruyan göğüs ucu kremi çeşitlerini kullanabilirsiniz.